Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas, Türkiye’ye yapacağı ziyarette Gazze’ye insani yardımların artırılması önerisini ele alacak

Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas, İsrail-Hamas savaşının başladığı 7 Ekim’den sonra ilk Türkiye ziyaretini yarın gerçekleştirecek. Ramazan ayı öncesi ateşkesin sağlanmasına dönük çabaların yoğunlaştığı dönemde gerçekleşecek görüşmelerde, Türkiye’nin Gazze’ye insani yardımların kesintisiz ve artan miktarda gönderilmesini içeren önerisinin de ele alınması bekleniyor.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Antalya Diplomasi Forumu toplantıları kapsamında yaptığı açıklamada, Gazze’ye Mısır üzerinden giden insani yardımlar için artık İsrail’in izninin beklenmemesi gerektiğini kaydetmiş ve ilgili ülkelerin tek taraflı adım atmaları önerisini gündeme getirmişti.

Son Türkiye ziyaretini Temmuz 2023’te gerçekleştiren Abbas, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın daveti üzerine Ankara’ya gidecek.

Ziyaretin gerçekleşeceğini ilk duyuran kişi Antalya Diplomasi Forumu toplantılarına katılan Filistin Dışişleri Bakanı Riyad Maliki oldu. Maliki, hafta sonu düzenlediği basın toplantısında, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Abbas’ın sürekli iletişimde olduklarını, Ankara’da yüz yüze görüşme fırsatı bulacaklarını söyledi. Filistinli bakan, görüşmelerde Türkiye’nin Filistin’e desteğinin ele alınacağını, özellikle Gazze’ye yapılan yardımlar konusunun ele alınacağını kaydetti.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan da 3 Mart’ta Antalya Diplomasi Forumu’nun kapanış basın toplantısında Abbas’ın ziyaretini teyit etti ve görüşmelerde İsrail-Hamas savaşının seyrinin ele alınacağını söyledi.

Fidan, “Ayrıca Filistinliler arası diyalog konusunda da gelişmeleri Cumhurbaşkanı’mız birinci elden kendisinden duymak istiyor. Ayrıca Türkiye’nin tavsiye ve telkinlerini de iletme imkanı bulacaklar bu çerçevede” ifadeleriyle Ankara’da yapılacak görüşmelerin içeriğini de duyurmuş oldu.

Gündemde ateşkes ve insani yardım var

Bakanı Fidan aynı basın toplantısında, ateşkes konusunda genel bir anlayış bulunduğunu ve anlaşmaya yakın olunduğunu kaydetti ve asıl dikkat çekilmesi gereken durumun Gazze’de giderek kötüleşen insani koşullar olduğunu vurguladı.

Gazze’ye yardım konusunda uluslararası toplumun yerleşik uygulamaları bırakıp artık tek taraflı adım atması gerektiğini düşünen ülkeler olduğunu kaydeden Fidan, “Bizler de artık bu görüşleri destekliyoruz çünkü yani birilerinin iznini bekleyerek Gazze’ye yardım ulaştırmak, artık 2 milyondan fazla insanın yavaş ve sessiz ölümüne ortak olmak manasına geliyor” dedi.

Yardımlar İsrail’in onayı olmadan Gazze’ye geçmiyor

İsrail ve Mısır arasında yıllardır geçerli olan uygulamaya göre, Mısır’ın Refah Sınır Kapısı’nı kullanan insani yardım kamyonları İsrail’e geçiyorlar ve Kerem Şalom Sınır Kapısı’nda denetlendikten sonra Gazze’ye gönderiliyorlar. Denetleme işleminin vakit alması, İsrail’in onay vermediği insani yardım maddelerinin geri gönderilmesi gibi uygulamaların, gıda ve ilaç gibi temel ihtiyaçların Filistin halkına ulaşmasında kesintilere neden olduğu değerlendirmeleri yapılıyor.

Filistin’e insani yardımlarını artıran ülkeler arasında olan Türkiye, son aylarda başta Mısır ve diğer önde gelen Arap ülkeleriyle yaptığı temaslarda İsrail’in izninin artık aranmaması gerektiğini, bu konudaki uygulamanın değiştirilmesi çağrısında bulunuyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçen ay Kahire’ye yaptığı ziyaret sırasında konuyu Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi ile görüştüğü biliniyor. Mısır yönetiminin ilk başta öneriye mesafeli olduğu ancak İsrail’in saldırıları sonucunda insani durumun giderek çok daha kötüleşmesi üzerine pozisyonunu esnettiği kaydediliyor.

Bunun en önemli sinyallerinden biri Mısır’ın, İsrail’in Gazze’nin güneyinde sivillerin sığındığı tek kent olan Rafah kentine saldırması durumunda Camp David’de imzalanan barış anlaşmalarından çekileceği tehdidinde bulunmuş olması olarak değerlendiriliyor.

Ancak Mısır’ın henüz insani yardımlar konusunda “tek taraflı” bir süreç başlatma noktasında olmadığı, özellikle ateşkes müzakerelerinin yoğunlaştığı bir dönemde böyle bir adımı atmayı değerlendirmeyeceği kaydediliyor.

Antalya Diplomasi Forumu’nda neler konuşuldu?

Gazze konusu, bu yıl 3. sü yapılan Antalya Diplomasi Forumu’nun öncelikli konuları arasında yer aldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Fidan, açılış konuşmalarında İsrail’in saldırılarını sert dille eleştirirken, Batı dünyasının büyük çoğunluğunu da çifte standart uyguladıkları için kınadılar. Erdoğan, Gazze’de yaşananların mevcut uluslararası sistemin tamamen çöktüğünün bir göstergesi olduğunu belirtti ve daha adil bir sistemin mutlaka kurulması gerektiği mesajını yineledi.

Dışişleri Bakanı Fidan ise Gazze’deki durumu özel olarak işleyen ve Filistin Dışişleri Bakanı Maliki ile Mısır Dışişleri Bakanı Semih Şükri’nin konuşmacı olarak yer aldığı bir panele de katıldı. Temas Grubu ülkelerinden Suudi Arabistan ve Katar ise Antalya Diplomasi Forumu’na dışişleri bakanı düzeyinde katılmadı.

Fidan, forumun kapanış basın toplantısında, Antalya’da küresel sistemin adaletsizliğine ve dengesizliğine karşı oluşmakta olan uzlaşının ele alındığını belirtirken, “Bazı uluslararası aktörlerin farklı meselelerdeki çifte standartlı ve uluslararası hukuku hiçe sayan yaklaşımları, forum esnasında panelistlerce adeta ifşa edildi” dedi.

Antalya Diplomasi Forumu toplantılarına Avrupa ve Kuzey Amerika ülkelerinden üst düzey katılım olmaması dikkat çekti. Buna karşın bu yıl da Afrika ülkelerinden yoğun bir katılım gözlendi. Toplantıya cumhurbaşkanı ve hükümet başkanı düzeyinde katılım gösteren 19 ülke çoğunlukla Afrika ve Balkan ülkeleri oldu.